Telefon
WhatsApp
SONSUZ MUTLULUK (YOKTUR) TEKTİR

Bu hayat bir sınavdır. Allah’ın en sevdiği kulu Hz. Muhammed (sav) bile atmış üç yaşını ne sorunlarla, zor sınavlarla bitirmiş. Babasını hiç görememiş. Baba sevgisini yaşamamış. Annesini de altı yaşında kaybetmiş. Memleketinden kovulmuş. Düşmanlarla habire savaşmış, eşine iftira atılmış, yalancılıkla suçlanmış, altı evladından beşinin ölüm acısını yaşamış, sevdiklerini bir bir kaybetmiş. Anlayacağınız Allah’ın en sevgili kulu, en zor sınavları vermiş. Âdem peygamberi bile Allah onun yüzü hürmetine affetmiş. Kısacası en sevgili kul peygamberimiz bile maddi manevi zorlu bir sınavdan geçmiştir. Biz bu kadar günahkârken Allah’ın yolunu unutmuş kullar olarak ne yaşasak bu sınav az bize… Şükür, şükür çok şükür…

 

 Yaşınız kaç olursa olsun. Mevkiiniz, makamınız ne olursa olsun bir sınavımız olacaktır, az ya da çok sorunlarımız yaşanacaktır. Belki de Rabbimiz şükrümüzü, sabrımızı sınıyordur. Her şeye rağmen şükretmeli ve sabırlı olmalıyız. Bazen hayır bildiğimiz şer, şer bildiğimiz hayır olabilir. Biz ince hesaplar yaparken planımız olmayabilir.

 

Bence bu üç günlük dünyada tek mutluluk dinî görevini tam yapabilenin yaşadığı iç huzurudur. Ne mutlu ibadetini huşu içinde yapana, iyi insan olup ailesine, vatanına yararlı olana… Dünyanın tatlı atmosferi bizi hep kandırsa da zalim nefsimiz bizi zevklerimize hep çekiverse de günah keçisi dilimiz susmasını bilmeyip hep günaha davetiye çıkarsa da

otokontrolümüzü kaybetmeden güçlü olmalıyız. Bizi günaha götürecek tüm davranışlardan kendimizi sakınmalıyız. İyi insan olmak için de var gücümüzle gayret göstermeliyiz.  Zoru başarmak, sağlam bir yürek ister. Kolay değil ama buna tüm gücümüzle gayret göstermeliyiz.

 

Tembellikten kaçmalı, helalinden çalışmayı sevmeliyiz.  En önemlisi de okumalıyız. Cahillik kader değil, tembelliktir. Şartlarımız ne olursa olsun zorlukları aşmalıyız, hemen pes etmemeliyiz, gücümüz yettiğince hep çaba sarf etmeliyiz...

 

Dinimizi doğru öğrenmeli ve yaşamalıyız. İftira, dedikodudan kaçmalıyız. Gözümüzle görsek bile, kulağımızla duysak bile bazı şeyleri saklamalıyız. Rabbimiz ne eksiklerimizi saklıyor bir ömürde… Her yanlış yaptığımızda yüzümüze vursa hiç kimse bu dünyada rahat edemez. Çünkü insanoğlu hata dolu... Kendi eksiğimizi düşünüp başkanın kusurunu örtmesini bilmeliyiz. Yaratan Allah herkesi görüyor O, her şeyi bizden daha iyi biliyor, enerjimizi boş şeylere vermeyelim. Biz kendi derdimize düşelim, eksiğimizi, yanlışımızı görüp af dileyelim Allah’tan… Ortalığı karıştıran değil yatıştıran olalım hem böyle yaparsak her iki dünyada da biz kârlı çıkarız. Yetimi sevindirmek, küsleri barıştırmak, fakiri okutmak gibi varsa gücümüz bunlara verelim yoksa iki dünyamızı da karartacak boş şeylerle uğraşmak akıl kârı değil. Bunları önce kendi nefsime söylüyorum…

 

Her gün okumak ve güzel şeyler öğrenmek hedefimiz olmalı… Öğrendiğimiz bilgiyi uygulamıyorsak o bilginin günahı kamburumuz olacaktır. Sırtımızdaki yük artacak ve nefes alışlarımız azaldıkça da ömür denen yol bitecektir elbet. Önemli olan,  gençken dini öğrenmeli ve çevremize de güzel yaşantımızla örnek olabilmeliyiz.

 

Dini öğrenmek için her okuma yazması olan birey Kur’ân-ı Kerim’i okumalı… Okuduğunu anlamıyorsa da Kur’ân-ı Kerim’in mealini okumalı, daraldığında sırf dua için değil saygı ve sevgiyle baştan sona okumalı ve öğrendiklerini de yeri geldiğinde ailesine ve dostlarına tatlı bir dille anlatmalıdır. Düşünmek lazım en son ne zaman Kur’ân-ı Kerim’i baştan sona kadar gönülden okuduğunu… Bence her birey en az yılda bir kez zaman ayırıp baştan sona Kur’ân-ı Kerim’in mealini bir daha baştan sona kadar okumalı ve o iç huzuru yaşamalıdır. Kur’ân-ı Kerim, bir yaşam biçimidir. Her konuda bizi aydınlatır. Asırlardır değişmeyen, mucizelerle dolu iç huzurumuz için ilaçtır bize. İnsanoğlunun yararına faydalı olacak bilgilerle dopdolu bir kitaptır.

 

Kur’ân-ı Kerim’in mealinde hayatımızdaki her şey var. Yaklaşık altı yüz sayfa bir tek kitap. Bu aziz mübarek üç aylarda baştan sona okumak ve okutmak büyük bir iç huzur verir size. Yıllar önce eşimle konuşurken hep ara ara meali okuyoruz ama baştan sona canı gönülden oturup, özenip okumadık, dedim ve ikimizde okumaya hemen başladık. Eşim üç günde bitirdi. Her sayfası dolu dolu ruha terapi gibi huzur veriyordu. İçimdeki o tembellik duygumu boğmak istedim.

        

Dinimizi öğrenmek için belli mezhep ve tarikat grupları şart değil. İmam Hatip Lisesi okumak ya da cami hocasından ders almak da şart değil. Yeter ki kişi gönülden istesin… Tahsili, mevkii ne olursa olsun aklı mantığı yerinde olan kişi ayda bir olmasa da mübarek üç aylarda bari içine sindirerek acele etmeden, anlayarak Kur’ân-ı Kerim’in mealini baştan sona okumalıdır. Her okuduğunda da farklı bir haz duyarsın. Hayata bakışın can bulur, insana bakışın daha merhametli ve yapıcı olur. 

        

Ben Kur’ân-ı Kerim’in mealini ilk okuduğumda itiraf etmem gerekirse özellikle bazı konularda şaşırdım doğrusu. Her konuda apaçık sorularıma cevap buluyorum…  Bunları buraya tek tek yazmak imkânsız! Aklıma ilk gelen bir örnekle yazımı bitireyim. Kadının en hassas dönemini en ince bir şekilde anlatmış. Neden niçini açıklamış. Temizliğin insanoğlunun sağlığı için önemini vurgulamış. Özel gibi düşündüğüm bu konuyu açıkça dile getirmiş. Bakara süresi, 222. ayet: “Sana hayızdan soruyorlar. De ki :“O, bir kirliliktir. Onun için hayız zamanı kadınlardan çekilin ve temizlenene kadar onlara yanaşmayın. İyi temizlendiler mi o vakit Allah’ın size emrettiği yerden onlara varın. Kesinlikle Allah, çok tövbe edenleri de sever, çok temizlenenleri de sever.”

                                                                                                05.04.2021

                                                                                                Fatma Özger Bilgiç

HRC MEDYA

Kahramanmaraş Özel Karaoğlan kişisel gelişim kursu

0 Yorum

Henüz Yorum Yapılmamıştır.! İlk Yorum Yapan Siz Olun

Yorum Gönder

Lütfen tüm alanları doldurunuz!

Reklam

Sidebar Alt Kısım İkili Reklam Alanından İlki 150x150

Kahramanmaraş Nöbetçi Eczaneler

Sidebar Alt Kısım İkili Reklam Alanından İlki 150x150
Sidebar Alt Kısım İkili Reklam Alanından İlki 150x150

E-Bülten Aboneliği