ACITAN SÖZCÜKLER
İnsan, düşünen bir varlıktır. Diğer canlı varlıklardan en önemli farkımız aklımızın olmasıdır. Aklımızı ne kadar kullanabiliyoruz acaba? Martin Luther’in dediği gibi “Kuşlar gibi uçmayı, balıklar gibi yüzmeyi öğrendik, fakat bu arada çok basit bir sanatı unuttuk. İnsan gibi yaşamayı… “
- 14 Mayıs 2021, 23:46
- Eğitimci şair yazar-araştırmacı harika ufuk
- 86
- 02
İnsan gibi yaşamak sevgiyle olur her şeyden önce… Sevgi dolu olan kişi çevresine zarar vermemeyi, doğayı ve hayvanları korumayı, insanlara yardım etmeyi, onları kırmamayı ilke edinmiştir. Yüreği merhamet ve şefkat yüklüdür.
Yunus Emre ne diyor:
Gönül Çalab'ın tahtı
Çalap gönüle baktı
Kim gönül yıkar ise
İki cihan bedbahtı…
“İnsanın canını neler acıtır?” diye sorsak alacağımız cevaplar genellikle somut olur. Silah, bıçak, ateş, bomba, taş gibi… Oysa bunlardan çok daha acı vereni de var: Sözcükler… Taştan daha çok acıtan, bıçaktan daha çok kanatan, ateşten daha çok yakan, bombadan daha çok parçalayan… “Bıçak yarası geçer, dil yarası geçmez.” demişler. Anneannem de “İnsan gönlü ibrişimdir, dolaşırsa açılmaz.” derdi. O halde düşünmeden konuşmamalıyız.
Konuşmak marifetse papağanlar da konuşuyor, muhabbet kuşları da… Önemli olan zücaciyeci dükkânına giren fil gibi her şeyi kırıp dökmeden, gönül yıkmadan konuşabilmektir. Bence söylenmeye değer sözü olmayanın susması lazımdır.
Atalarımız bu konuda ne demişler:
“Söylersen bir söz söyle,
Sözünden ibret alsınlar.
Söylemezsen sükût eyle,
Seni bir adam sansınlar.”
Bizler “Söz gümüşse sükût altındır.” mantığıyla yetiştiğimiz için susmayı erdem saydık. Verilecek cevabımız çoktu oysa! Ne cevaplar verebilirdik de altında ezilirlerdi maazallah… Biz sustukça onlar korkutup susturduklarını sandılar. Oysa biz sadece kırmaktan korktuk insanları… “Atılan ok geri dönmez.” demişler. Bin özür bile bir sözün açtığı yarayı sağaltamaz. İşte bu yüzden sustuk. “Arlı arından arlanır/ Arsız korkutuyorum sanır.” derdi rahmetli annem…
Ah o kelimeler yok mu? Söyleyemediklerimiz, söylemediklerimiz, kırmamak için insanları; canımızı yakmalarına izin verdiğimiz sözler... Canımızı yakanın canını yakmak ilkel bir düşünce gibi görünse de bazen acımızı anlatabilmek için gerekebiliyor. Taştan mı sanıyorlar bizi yoksa demirden mi? Türkçede “burnundan kıl aldırmamak” diye bir deyim var. Kendilerini akıllı sanıp herkesten üstün olduklarına inananlar, burnumdan kıl aldırmayanlar bilseler ki ne kadar zavallıdırlar!
“Cam kırıkları gibidir bazen kelimeler, ağzına dolar insanın… Sussan; acıtır. Konuşsan; kanatır.” demiş Oğuz Atay… Tam da bu durumdayız. “Aşağı tükürsen sakal, yukarı tükürsen bıyık!” misali elimiz, kolumuz bağlanıyor çoğu zaman. Sustuğumuza, yumuşak başlı olduğumuza güvenmesinler. Unutmamalıdır ki “Yumuşak atın tekmesi pek olur.”
Yazar Hakkında
EĞİTİMCİ-ŞAİR-YAZAR-ARAŞTIRMACI
HARİKA UFUK
Adana’da doğdu. Öğrenim hayatına İstanbul’da Çengelköy İlkokulu'nda başladı. İstanbul Marmara Üniversitesi Eğitim Fakültesi Türkçe Bölümünü bitirdi. Aynı yıl Ankara Gazi Üniversitesi Mimarlık Fakültesi'ni kazandı. Adana'da Türkçe-Edebiyat öğretmenliği yaptı. Şiir, öykü, deneme, makale, çocuk öyküleri, çocuk şiirleri ve çocuk oyunları yazdı. Yazdığı oyunların yanı sıra başka tiyatro eserlerini de sahneye koydu. Çeşitli yarışmalarda Türkiye birincilikleri başta olmak üzere yurt içinde ve yurt dışında pek çok ödül aldı.
“Çiçek Açtı Yalnızlığım” ilk şiir kitabıdır. Gürcistan'da da çevirisi yapılarak yayınlandı. 2006’da Mersin Üniversitesinde öğrencilere verilen ’’Başarılı İnsanlar’’ konulu ödeve konu oldu. "Canım Türkiye’m" Azerbaycan Bakü Devlet Üniversitesi Filoloji Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Tamilla Aliyeva tarafından incelendi. 2008’de Azerbaycan’dan yaratıcılık ödülü kazandı. Azerbaycan Şairler Meclisi tarafından verilen Mahsati Gencevi Sanat Ödülünü aldı. Bakü Devlet Üniversitesi Profesörlerinden Karina Minasyan Abdülvahapzade öğrencilerine doçentlik ve doktora tezi olarak Harika Ufuk’un edebi kişiliğini inceleme konusu olarak verdi ve şairin pek çok şiirini Azericeye çevirdi. Çukurova Halk Ozanları Kültür ve Araştırma Derneği Başkanlığında bulundu. 2008’de Türkiye'deki Halk Ozanı Dernekleri arasında ilk ve tek kadın başkan oldu.
26 Mayıs 2014’te Milli Eğitim Bakanlığı ve Adana Valiliğinin ortaklaşa düzenlediği 01 Kültür Sanat Edebiyat Festivalinde “Türk Diline, Sanata, Edebiyata Başarılı Katkıları Olanlar” başarı ödülünü aldı.
15 Haziran 2014 tarihinde “İki Devlet Bir Millet 9. Kapadokya Şiir Şöleni Karabağ’dan Türk Dünyasına Gönül Köprüsü” etkinliğine Azerbaycan Milletvekili Dr. Ganire Paşayeva tarafından davet edildi. Azerbaycan Milletvekili Dr. Ganire Paşayeva tarafından “Onur Belgesi” ile ödüllendirildi. 16 Haziran 2014 tarihinde Azerbaycan Avrasya Beynelmilel Araştırmalar Enstitüsü tarafından Türk Edebiyatına hizmetlerinden dolayı “Fahri Ferman” ile ödüllendirildi.18 Haziran 2014 tarihinde Azerbaycan Âşık Şemşir Medeniyet Ocağı İçtimai Birliği tarafından Türk Edebiyatına Hizmetlerinden dolayı Fahri Ferman ile ödüllendirildi.
İhsan Işık'ın hazırladığı Elvan Yayınları Resimli ve Metin Örnekli Türkiye Edebiyatçılar ve Kültür Adamları Ansiklopedisi ile yurt içinde ve yurt dışında çeşitli antolojilerde yer aldı. Ötekileriz Sanat Grubu'nun bilimsel olarak yaptığı araştırmaya göre Türkiye'nin en önemli 100 kadın şairi arasındadır. Çukurova Lobisi Dergisi tarafından dördüncüsü düzenlenen “Yılın En İyileri” konulu halk oylamasında Türkiye’de Yılın Şairi seçilerek 5 Mayıs 2012 tarihinde Altın Turaç Ödülü’nü aldı. Güney Havadis Gazetesi tarafından 30 Mayıs 2018’de ve 10 Ocak 2020’de yine “Yılın Şairi ve Yılın Yazarı” seçildi.
5 Mayıs 2018’de Kazakistan’ın Almaty şehrinde dünyada ilk kez düzenlenen Türk Dünyası Kadın Kurultayında “Türk Kadını Olmak Ayrıcalıktır” başlıklı bir bildiri sundu. “Dostluk” ödülü aldı.
Katıldığı yarışmalarda kazandığı birinciliklerin ve ödüllerin çokluğu dolayısı ile “Ödüllere Doymayan Adanalı Harika Şair” olarak adlandırıldı. Şiirleri pek çok dile çevrildi; yurt içinde ve yurt dışında pek çok besteci tarafından bestelendi. Türkiye’de ve yurt dışında çeşitli gazetelerde, dergilerde, internet sitelerinde köşe yazarıdır; yazıları, şiirleri, röportajları yayınlanmaktadır. Pek çok edebiyat dergisinin Adana sorumlusudur.
Eserleri: Çiçek Açtı Yalnızlığım, Canım Türkiye’m, Güz İkindisi, Çocukluğum Sende Kaldı İstanbul, Yağmurdaki Düş İzleri, Pembe Düşler Sandalı, Aşkı Heceledim, Yaşanmamış Hayatlar, Kurnaz Gezgin, Düşlerin Rengi, Denizkızı ve Özgürlük… 12. Kitabı Azerbaycan Diline Çevrilmiş Şiirleri yayınevindedir.
Yorum Gönder
Yazarlarımız
Trend Haberler
Editörün Seçimi
Kahramanmaraş Nöbetçi Eczaneler
Anket
Anket Sonucu
Soru:
() Oy -
() Oy -
() Oy -
() Oy -
() Oy -
Toplam Oy Kullanıldı
E-Bülten Aboneliği
E-Bülten Aboneliği Yaptığınız Zaman Son Gelişmelerden Anında Haberdar Olursunuz.!
0 Yorum